İSA MESİH NEDEN ÖLDÜ?

Kutsal Kitapʼın Kefaret ile İlgili Öğretisi

Yaşam ve ölüm ile ilgili önemli hakikatleri anlamak istiyorsak, Yaradanımızʼa yüz çevirmeliyiz. Tanrı, sorularımızı Sözü olan Kutsal Kitapʼta yanıtlamıştır.

İnsanlar Neden Ölüyor?

Adem yaratılırken,

“RAB Tanrı Ademʼi topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu” (Yar. 2:7).

“RAB Tanrı, Ademʼden aldığı kaburga kemiğinden bir kadın yarat[tı]” (Yar. 2:21-22).

“Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün kesinlikle ölürsün” (Yar. 2:17).

Ne yazık ki, Havva ayartıldı ve ağacın meyvesini alıp yedi. Ayrıyeten, meyveyi yemeye Ademʼi de ikna etti. Böylelikle Tanrıʼnın buyruğunu çiğnemiş oldular. Ancak çok geçmeden hayati bir ders aldılar. Nitekim, Tanrı sözünden dönmez. Ademʼin itaatsizliğinin korkunç sonucu şu oldu:

 “Toprağa dönünceye dek ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın. Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın ve yine toprağa döneceksin” (Yar. 3:19).

Adem ölüme mahkûm olmuştu. İşte, insanlar da bu yüzden ölüyor. Bir insanın soyundan gelen insanlık olarak, hepimiz onun özyapısını miras aldık. Hepimiz fani insanlarız ki Arapçaʼdan dilimize geçen fani kelimesi, “ölmekte olan” ya da “ölümlü” anlamlarına gelir. Sarih olan hakikat, Romalılarʼa Mektupʼta şu sözlerle ifade edilmiştir:

“Bir tek insan yüzünden günah nasıl dünyaya girdiyse, günah yüzünden de ölüm dünyaya girdi. Böylece bütün insanları ölüm sardı. Çünkü hepsi günah işledi” (5:12); “Çünkü günahın karşılığı ölümdür” (6:23); “Çünkü herkes günah işledi ve Tanrıʼnın yüceliğinden yoksun kaldı” (3:23).

Böylece Kutsal Kitap bize sadece Adem'den ölümlü bir özyapı miras aldığımızı değil, ayrıyeten, Adem gibi Tanrıʼya itaatsizlik ettiğimizi de öğretir. Her birimiz günaha düşmüştür. O halde Tanrıʼnın bu hükmünü hepimiz kendi adımıza hak ediyoruz.

İsa Neden Öldü?

Kutsal Kitap bize Tanrıʼnın, Sözüʼne her zaman sadık olan tutarlı bir Tanrı olduğunu öğretir. Günah yüzünden ölüm bütün insanları sardı; her cenaze merasiminde de bu gerçeğe şahit oluyoruz. Ölüm hükmünün üstesinden gelmek için kendi başımıza yapabileceğimiz hiçbir şey yoktur. Oysa Tanrı, insanların yok olmasını değil, O'nun Hükümranlığıʼda ebedi hayata iştirak etmesini isteyen merhametli bir Tanrıʼdır. Bunu mümkün kılan ise İsa Mesihʼin yaşamı ve ölümü olmuştur. Tanrı dünyayı o denli sevdi ki, yegâne oğlunu verdi. O, halkını günah ve ölümden kurtarmak için geldi. İsa Tanrı Oğluʼydu ama Meryem adında beşer bir annesi vardı. Annesinden bizim insan özyapımıza eşdeğer bir özyapı miras aldı. Kendisi günahla denendi. Ama Babasıʼnı çok sevdiğinden ve Tanrıʼnın sözlerine ve emirlerine gösterdiği hürmet sebebiyle denenmelere asla boyun eğmedi ve bunu başarabilen tek kişi olarak günahsız bir biçimde mezara girdi. Adem tarafından bozulan şey, İsaʼnın günah ve ölüme karşı kazandığı zaferle onarılmıştı. İsa, insanları günahlarından kurtarmak için öldü! İsanın Babası'na ve bizlere olan sevgisi o denlidir ki, nihai kurbanlığı isteyerek sundu. Haç üzerinde acı veren cefalı bir ölüme katlandı. Dostları uğruna canını vermeye istekliydi. O mükemmeldi! 

Kutsal Kitapʼın birçok ayeti bu ifadelerin doğruluğunu ispatlar.

“Sizi kurtaran altın ya da gümüş gibi fani şeyler değil, Mesihʼin kıymetli kanıdır. Mesih, kusursuz ve lekesiz kurban kuzusuna benzer” (1Pe. 1:18-19 HADI). 

“Oysa Mesih belirlenen çağın sonunda ortaya çıktı. Kendisini bir defa kurban ederek günahı ortadan kaldırdı” (İbr. 9:26 HADI). 

Tanrı'nın "Sevgili Oğlum budur; O'ndan hoşnudum. O'nu dinleyin" demesine şaşmamak gerek (Mat. 17:5). Bu, İsa'nın elçisi Petrus'un neden şöyle dediğini anlamamıza yardım eder:

"Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Çünkü göğün altında, insanlar arasında bizi kurtarabilecek verilmiş başka hiçbir ad yoktur" (Ha.İş. 4:12).

İsa günahsız olduğundan mezarda kalmadı. Tanrı onu üç gün sonra yeniden yaşamam döndürdü ve O'na ölümsüzlük verdi.

İsa'nın günah ve ölüm üzerindeki bu zaferi ve ölümden dirilişi dünya tarihinde vuku bulmuş en önemli olaylardır. Tanrı, Kurtarıcıları olarak İsa'ya inanan ve yaşamlarında O'nun örneğini izleyen herkesin O'nun zaferine paydaş olabileceğini vaat etmiştir. Kuşkusuz onlar da ölümlü insanlarken ölümsüz varlıklara dönüştürülecek, Mesih gibi kılınacaklar. Bu, Mesih Tanrı'nın Hükümranlığı'nın kurmak için yeryüzüne döndüğünde gerçekleşecek.

Kurtulmak İçin Ne Yapmalı?

Kendimize karşı tümüyle dürüst olmakla başlamalıyız. Tanrıʼya el açıp günahkâr kimseler olduğumuzu ve hiçbir âmelimizin bizi kurtaramayacağını kabul etmeliyiz. Hizmetinin başlangıcında, İsa öğrencilerine, “Ne mutlu ruhta yoksul olanlara! Çünkü Göklerin Hükümranlığı onlarındır” diye buyurmuştur (Mat. 5:2). “Ruhta yoksul” olmak demek, alçakgönüllü olmak, Tanrıʼya olan ihtiyacımızı ve Oʼnun merhametini bilmek demektir.

O halde, Tanrıʼnın, Oğlu aracılığıyla bizi günahlarımızdan nasıl kurtarabileceğini anlamalıyız. Bu, ancak Tanrıʼnın Kelâmʼı olan Kutsal Kitapʼa dua ve tefekkür ile yaklaşmakla mümkün olabilir. Hakikaten İsaʼya benzer insanlar olmak isteyebilmemiz için, ilk önce edindiğimiz ilim kalplerimize dokunmalıdır. Eğer kalplerimize dokunacak olursa, Oʼnun yaşamını ve ölümünü kurtuluş yolu olarak kabul ettiğimizin bir nişanesi olarak da vaftiz olmalıyız. İsa bize bunun gerçek öğrenciler için çok ehemmiyetli bir adım olduğunu buyurmuştur (Mar. 16:16). Son olarak, yaptığımız her şeyde İsaʼnın yaşam örneğini izleyerek, Oʼnun sadık öğrencileri olarak yaşamalıyız. 

Bunları yaparsak, İsa geri döndüğünde bizi şu muhteşem sözlerle selamlayacak:

Portfolio